***

Bu Blog'da: Ünlü isimlerle yapılan röportajlar ve hikayeleri, gidilen workshop'lar, izlenilen; film-tiyatro-konser notları ve hafta sonu önerileri yer almaktadır.

...

28 Haziran 2013 Cuma

Yavuz Seçkin röportajımdan...

Yavuz Seçkin; hani “İner misin, çıkar mısın?” yarışması ile hayatımıza giren, hani “Avrupa Yakası” dizisi ile birlikte bilinilirliği daha bir artan, hani “Yavuz’un Minibüsü” adlı radyo programı ile yolculuklarımızda arkadaşımız olan ve birçok tiplemeyle karşımıza çıkan isim… Yani 150. sayımızın röportaj konuğu…
  Turne yoğunluğunun arasında boş olduğu bir vakit evine misafir olduğumuz Seçkin ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

Röportajımızın zamanlamasını eşi Dicle Hanım ile yapmıştık. Telefon konuşmalarımızdan röportajımızın akışının nasıl olacağını tahmin ettiğim Dicle Hanım misafirperverliği ile beni yanıltmadı. Çünkü telefonda ilgili, samimi konuşan Dicle Hanım bizi aynı şekilde karşıladı. Mutlu bir evlilik sürdürdüklerini belirten Seçkin'ler kızlarını ne kadar çok sevdiğini anlatırken hisleriyle cümlelerini süslediler.
 
İnsanları güldürme görevini üstlenen kişilerin genelde iş dışındaki yaşantısında daha az gülen
yapısının olduğu genel bir kanı vardır ya hani işte bu Yavuz Bey için geçerli değil. Elbetteki röportajımız boyunca kahkahalar havada uçuşmadı, elbetteki ciddi konulardan konuşurken net bir duruş sergiledi ama bu kendisinin iş yaşamı dışında aşırı ciddi olduğunun bir göstergesi değildi. Yani olması gerektiği zaman ciddi, olması gerektiği zaman güldüren, gülen biri kendisi.

Televizyonda bu aralar kendisini göremeyeceksiniz, evinde küçük bir stüdyosu var çekip kendi web TV'sinden yayınlayıp sosyal medya üzerinden kitlesi ile paylaşacak. Siyasetten uzak durduğunu, bunu yapanların zaten var olduğunu, baba olmaktan mutlu olduğunu, eşini sevdiğini, çocuklarını sevdiğini, sahnede olmaktan mutlu olduğunu söyleyen Yavuz Seçkin ile keyif dolu geçen söyleşimi bir sonraki postumda sizlerle de paylaşacağım.

Tekrardan Seçkin ailesine teşekkür ederim bu güzel sohbet için.

24 Haziran 2013 Pazartesi

Yeşim Salkım: "Kızlarım en büyük hazinem"

Yeşim Salkım ismini duyunca akla ilk gelenlerden biri de dobralığı ve bunun da basında biraz fazla ses getirdiği oluyor hiç kuşkusuz. Basınla arasının neden böyle olduğunu sorduğumuzda ise "Ben düzümde beni yanlış anladılar." diye yanıtlıyor ve başlıyoruz konuşmaya. Biraz işinden, biraz kızlarından, biraz evliliğinden ki röportajımızı yaptığımız gün evliliklerinin  altıncı yılını devirdiklerini belirterek, evliliğin değil, sakin ve huzurlu biriyle evlenmiş olmanın onu daha dingin bir insan yaptığının da altını çizerek söz konusu ailem olursa elbetteki aslan kesilirim diyerek kadınlar hakkındaki yorumlarını da bizlerle paylaşıyor.

20 Haziran 2013 Perşembe

Anne Bebek Dergisi 150/Haziran Sayısı

150. sayımızı raflara yerleştirdiğimiz vakit ülkemizde de özgürlüklerimizin geri kazanımı için Gezi Parkı olayları gündeme gelmişti. Durum böyle olunca 150. yani Haziran sayımızı şimdi paylaşabiliyorum sizinle. Bağımsız bir dergi olarak 150. sayımıza ulaşmanın mutluluğu ile tüm okurlarımıza teşekkür ederiz. Ben de 100. sayı itibariyle Anne Bebek Dergisi'nin bir ailesi olmaktan son derece mutluyuuum :=)

1 Haziran 2013 Cumartesi

Haklı halk direnişi!

Polis geri çekilmiyor, ülkem insanı tepkisine haklı tepkisine devam ediyor, yandaş medya yayın yapmıyor, özet görüntüler ekranda dönerken CEM TV ve HALK TV ekrandan olan biteni bildiriyor. Sosyal medya gücünü göstererek muhabir görevinde olan biteni paylaşıyor. Başbakan sonunda bir konuşma yapmaya karar veriyor ki o da dalga geçer gibi oluyor. Gezi Parkı olayının bir patlamak noktası olduğunun farkına varamıyor. Engellenen 1 Mayıs, 19 Mayıs gibi ulusal günlerimiz, yasaklanan gereksiz uygulamalar... "Benim muhatabım kim?" diye seslenen Başbakan'a da halktan yanıt var: Gel buradayız, biziz muhatabın!
Bayraklarımızı camlarımıza asalım!
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...